KUR’ANI ANLAMA ÇABASINDA “CİHAD KAVRAMI” KONULU TEFSİR SOHBETİMİZİ GERÇEKLEŞTİRDİK

0


CİHAD İBADETİ

 1-KULLUK

Bizler kuluz ve ibadet etmekle emrolunuyoruz. Rabbimiz Zariyat suresi 56.ayette şöyle buyuruyor;

Ben, insanları ve cinleri, ancak bana ibadet etsinler diye yarattım.(Zariyat-56)

2-İMTİHAN

Kuluz ve bizden kulluk isteniyor. Kulluk yapıp yapmadığımız ancak imtihan ile ortaya çıkabilir. Bundan dolayı Allah(cc) bizleri imtihana tabi tutmaktadır. Ta ki doğrular ortaya çıksın ve yalancılar ortaya çıksın.

İnsanlar, imtihandan geçirilmeden, sadece “İman ettik” demeleriyle bırakılıvereceklerini mi sandılar? Andolsun ki, biz onlardan öncekileri de imtihandan geçirmişizdir. Elbette Allah, doğruları ortaya çıkaracak, yalancıları da mutlaka ortaya çıkaracaktır.(Ankebut-2-3)

O hanginizin daha güzel amel yapacağını sınamak için ölümü ve hayatı yaratandır. O mutlak güç sahibidir çok bağışlayandır.” Mülk 67/2

 Sizi sadece boş yere yarattığımızı ve sizin hakikaten huzurumuza geri getirilmeyeceğinizi mi sandınız?( Mü’minûn -115)

3-BİR İMTİHAN VESİLESİ OLARAK CİHAD

Andolsun ki içinizden cihad edenleri ve sabredenleri belirleyinceye kadar sizi sınayacağız. Şüphesiz ki haberlerinizi de açıklayacağız  (Muhammed-31)

“İnananlar, ancak Allah’a ve peygamberine inanmış, sonra şüpheye düşmemiş; Allah uğrunda mallarıyla, canlarıyla cihâd etmiş olanlardır. İşte onlar doğru olanlardır.” (Hucurât -15)

Yoksa içinizden Allah cihâd edenleri ve sabredenleri belirlemeden cennete gireceğinizi mi sanıyordunuz? (Âl-u İmrân-142)

Tüm bu ayetler göstermektedir ki ; Allah yolunda Cihad etmek imtihanı kazanmanın en önemli şartlarından biridir. Cihad tüm ibadetleri besleyen bereketli bir kaynaktır.

CİHADIN HEDEFLERİ

Cihadın tanımını şöyle yapmıştık;

Müslümanların; Allah yolunda, Allah’ın dinini yaşanılır kılmak için tüm gücünü kullanarak vermiş oldukları mücadelenin adıdır.

Peki Cihad ibadeti nin hedefi nedir?

1-Cihadın hedeflerinden biri; Kâfirlerin yeryüzünde hâkimiyet kurmalarına izin vermemektir.

 Bu gibiler, sırtını döndü mü sana(fırsatı eline geçirdi mi? Güç kudrete kavuştu mu? Yeryüzünde bozgunculuk çıkarmaya, ekonomik(ekini) ve sosyal düzeni(Nesli) bozmaya çalışırlar. Ama Allah bozgunculuğu sevmez. (Bakara-205)

Onlara: ‘Yeryüzünde fesad çıkarmayın’ denildiği zaman, ‘Biz ancak ıslah edicileriz’ derler. Kesin olarak bilin ki, onlar ancak kötülük yapan fesadçılar (bozguncular)dır. Lâkin, anlamazlar (yani yapmakta oldukları kötülüğü farketmezler).” (Bakara, 11-12)

Talut ve Calut kıssası………..Eğer Allah’ın, insanları bir kısmıyla bir kısmını def edip savması olmasaydı, yeryüzü fesada uğrardı; ama Allah âlemlere karşı lütuf sahibidir.” (Bakara, 251)

Tüm bu ayetler cihad hareketine bir hedef koymaktadır. Adeta rabbimiz şöyle buyurmaktadır. Şayet kâfirler yeryüzünde hâkimiyet kurarlarsa dünyayı yangın yerine çevirirler, her yer kan kokar. İnsanları sömürürler dünyanın ekololojik dengesini bozarlar, paraya hükmeder devletleri yıkar, insanları katlederler. Soykırım yaparlar, demokrasi getiriyorum adı altında devletleri işgal ederler vs…

İfsat hangi şekillerde yapılıyor;

İnsanların yaşama hakları, insanların özgürce yaşama hakları ellerinden alınması

Yine yeryüzünde mal güvenliği bırakmıyorlar:

İnsanları kategorizasyona tabi tutuyorlar

Ahlâkı yozlaştırıyorlar:

Nesli bozuyorlar:

Politika Yollarla fesat çıkarıyorlar

Fikir Yoluyla ifsat ediyorlar

Teknoloji Yoluyla ifsat ediyorlar

Medya Yoluyla ifsat ediyorlar

2-Kâfirler, hakimiyet kurmuşlar ise bu hakimiyetlerine son vermek ve Yer yüzünde ifsadın ve fitnenin ortadan kaldırılması

Fitne tamamen yok edilinceye(zulum ve baskı) ve din (kulluk) de yalnız Allah için oluncaya kadar onlarla savaşın. Şayet vazgeçerlerse zalimlerden başkasına düşmanlık ve saldırı yoktur.(Bakara 193)

Sizden önceki nesillerden akıllı kimselerin, (insanları) yeryüzünde bozgunculuk yapmaktan men etmeleri gerekmez miydi? Fakat onlar arasından, ancak kendilerini kurtardığımız pek az kişi böyle yaptı. Zulmedenler ise kendilerine verilen refahın peşine düşüp şımardılar ve suç işleyenler olup çıktılar. Halkı ıslahatçı kimseler olsaydı, Rabbin o şehirleri haksız yere helak edecek değildi.” (Hûd-116-117)

Size ne oldu da Allah yolunda ve ‘Rabbimiz! Bizi, halkı zâlim olan bu şehirden çıkar, bize tarafından bir sahip gönder, bize katından bir yardımcı yolla’ diyen zavallı erkekler, kadınlar ve çocuklar uğrunda savaşmıyorsunuz? (Buna hakkınız yok!)” (Nisâ: 4/75)

İslam Müslümanlara, yeryüzünde zulmü ve ifsadı ortadan kaldırmak, saldırıya uğramış, zulme maruz kalmış insanlara yardım etmek gibi bir vazife yüklemiştir.

3- İnsanlığın yaratılış gayesine uygun, adil ve dengeli, ekonomik, sosyal ve siyasal bir hukuk ve hayat sistemini kurmak ve yürütmek.  Yani Emr-i bi’l ma’rûf ve nehy-i anil münker yapa bilecek bir nizam kurmak.

Maruf, Allah’ın güzel gördüğü iyi şeyler; münker ise Allah’ın hoşlanmadığı kötü şeyler demektir. Başka bir deyimle Kur’an ve sünnete uygun düşen şeye maruf; Allah’ın râzı olmadığı, inkâr edilmiş, haram ve günah olan şeye de münker denilir (Râğıb el-İsfahânı, el-Müfredât, s.505

Kur’an-ı Kerîm’de, ”Sizden hayra çağıran, marufu emreden, münkerden vazgeçirmeye çalışan bir ümmet bulunsun. İşte onlar kurtuluşa erenlerdir” (Alu İmrân, 3/104) buyurulmaktadır. Bu ayetle marufun emredilmesi ve münkerden menedilmesi işi bütün İslâm ümmetine farz kılınmıştır. (Elmalı Hamdi Yazır- II, 1155)

“Sizden kim bir kötülük görürse onu eliyle değiştirsin; buna gücü yetmezse diliyle onun kötülüğünü söylesin; buna da gücü yetmezse kalbiyle ona buğzetsin. Bu ise imanın en zayıf derecesidir” (Müslim, İman, 78; Tirmizî Fiten. 1I- Nesaî iman 17 İbn Mâce, Fiten, 20)

Peygamber (s.a.s.)’in şu buyruğu ortaya koymaktadır: “Bana hayat bahşeden Allah’a andolsun ki, siz ya iyiliği emreder kötülükten alıkoyarsınız ya da Allah kendi katından sizin üzerinize bir azap gönderir. O zaman dua edersiniz fakat duanız kabul edilmez” (Ebû Dâvûd, Melâhim, 16; Tirmizî, Fiten, 9; İbn Hanbel, V, 388).

Cumartesi yasağını çiğneyenleri uyaranlar:

Onlara, deniz kıyısında bulunan şehir halkının durumunu sor. Hani onlar cumartesi gününe saygısızlık gösterip haddi aşıyorlardı. Çünkü cumartesi tatili yaptıkları gün, balıklar meydana çıkarak akın akın onlara gelirdi, cumartesi tatili yapmadıkları gün de gelmezlerdi. İşte böylece biz, yoldan çıkmalarından dolayı onları imtihan ediyorduk. Araf-163

İçlerinden bir topluluk: «Allah’ın helâk edeceği yahut şiddetli bir şekilde azap edeceği bir kavme ne diye öğüt veriyorsunuz?» dedi. (Öğüt verenler) dediler ki: Rabbinize mazeret beyan edelim diye bir de sakınırlar ümidiyle (öğüt veriyoruz).Araf-164

Onlar kendilerine yapılan uyarıları unutunca, biz de kötülükten men edenleri kurtardık, zulmedenleri de yapmakta oldukları kötülüklerden ötürü şiddetli bir azap ile yakaladık.Araf-165

Siz insanlar için çıkarılmış en hayırlı ümmetsiniz. İyiliği emreder, kötülükten vazgeçirmeğe çalışır ve Allah’a inanırsınız. Kitap ehli de inansaydı kendileri için elbette daha hayırlı olurdu. İçlerinden iman edenler de var, ama pek çoğu yoldan çıkmışlardır.(al-i imran110)

“Yavrucuğum! Namazı kıl, iyiliği emret, kötülükten sakındır. Başına gelenlere sabret, çünkü bunlar, azmi gerektiren işlerdendir.”(lokman-17)

 Onlar öyle kimselerdir ki, şâyet kendilerine yeryüzünde imkân ve iktidar versek, namazı dosdoğru kılar, zekâtı verir, iyiliği emreder ve kötülüğü yasaklarlar. Bütün işlerin âkıbeti Allah’a aittir. Hacc-41

Bütün peygamberler ve peygamberlerin varisleri olan davetçi ve tebliğcilerin yaptığı iş bu dür. İnsanlara hak dini anlatmak ve bu dine inanmaları ve silme girmeleri için davet etmek olmuştur. İslam ancak bu tebliğ ve davet neticesinde güç kazanır.

Siz ey imana ermiş olanlar! Eğer Allah(ın davasın)a yardım ederseniz, O da size yardım eder ve adımlarınızı sağlamlaştırır.(Muhammed -7)

Paylaş

Yazar Hakkında

Yoruma kapalı.